Kalp vücudu beslemek ve süprüntü maddelerini vücuttan dışarı atmak için büyük miktarda kanı damarlar içersinde hareket ettirmek zorundadır. Atardamarlar içindeki kanın damar duvarına yapmış olduğu tazyiki biz, kolun etrafına bir manşet sararak ve bunu da bir monometre île iştirak ettirerek ölçmekteyiz.
Normal kan akışı hangi yaşta olursa olsun on dördü; yâni 14 santimetre uzunluğundaki bir cıva sütununun yaptığı tazyiki geçmemelidir. Bu en fazla tazyiktir. Bir de en az tazyik vardır ki bunun da dokuzu geçmemesi gerekir. En az ile en çok arasındaki fark, en az tazyikin yarısı kadar olmalıdır. Meselâ: Asgari tazyik sekiz ise, sekizin yarısı dört olduğuna göre âzami tazyik 12 olmalıdır. En önemli olanı asgari tazyiktir. Zira bu tazyik heyecanla, uyku ile fazla değişiklik göstermez, kanın büyük damarlardan dokular içine kaçış tazyikidir ve kalp, kanı damarlar içine fırlatmaya başlamadan önce bu tazyik mevcuttur. İşte koldan kan basıncının âzamisi 14’ü, asgarin 9’ı geçerse o kimsede tansiyon yüksekliği var denir. Bâzı araştırıcılar kişinin yaşa, cinse, boya, kiloya göre farklar gösterdiğini ve 60 yaşındaki bir kimsenin tansiyonu ile 30 yaşındakinin aynı olamayacağmı iddia etmekte iseler de Amerikan Kalp Derneğinin kabul ettiği normal sınırlar 14/9 dur.
Tansiyon, tansiyon âleti ile ölçülür. Ölçü yapılırken gayet sakin olmak, kol, kalb ve âletin aynı seviyede olması, kolun fazla gaga olmaması icabeder. Kolun etrafına âletin manşeti sarılır ve,manşet içine hava verilerek şişirilir. Manşetin alt tarafına, yine aynı atardamar üzerine dinleme aleti yerleştirilerek damardaki ses dinlenir. Manşet içindeki tazyik atardamar içindeki kan tazyikinden yüksek olduğu takdirde hiçbir ses duyulmaz, zira Hamar içinden kan geçmemektedir. Şimdi manşetin musluğu açılarak yavaş yavaş içindeki bava. kaçırılır ve böylece tazyik azaltılır. Bir noktada damardan kan geçmiye başlar ve kulağa’. fif bir ses gelir, işte bu ilk ses duyulan tâdaki tazyik, âzami tansiyonu gösterir. setteki hava daha fazla boşaltdırsa ses bir noktada tamamen kaybolur, bu tadaki tazyik de asgari tazyiktir.
Bâzı kimselerde ilk tazyik yüksek olur; ikinci ölçmede daha aşağı bulunur. Mamafih hiç kimsenin tansiyonu bir noktada sabit değildir. Yemek yemek, heyecan, hareket tansiyonu değiştirir. Bâzen bir doktor tansiyonu 15, öteki 13 bulur. Hasta da acaba kabahat hekimde mi, alette mi diye şüpheye düşer. Halbuki kabahat hiçbirinde değil kendisindedir, sinirlerinin oynaklığındadır. Tansiyonun yüksekliği ile hastalığın ciddiyeti arasında her zaman bir alaka yoktur. Bâzan 18 olan bir tansiyon, 22 tansiyondan daha tehlikeli olabilir. Esas önemli olan kalb ve damarların durumudur. Nice hastalar vardır ki kalp ve damarları sağlam olduğu için 30 tansiyonla fazla bir rahatsızlık hissetmeden yıllarca normal bir hayat sürerler.
Aklınızda Bulunsun
■ Sigara kullanımının yüksek tansiyondan kansere kadar pekçok hastalığa neden olduğu artık herkesçe bilinen bir gerçek. Sigarayı bırakmak istemiyorsanız bile daha az içmek için kendinizi zorlayın.
■ Unutmayın ki ideal kilonuzda olmanız hipertansiyonu engelleyici bir faktördür.
■ Genel inanışın aksine günde 2-3 fincan kahve 1 kadeh şarap hipertansiyon riskini azaltır.
■ Hareketsiz yaşam biçimini terk edin. Günde yarım saat yürüyüş veya bisikletle gezinti yeterli olacaktır.
■ Tuzdan uzak durun. Ketçap, peynir, fasulye gibi tuz oranı yüksek gıdaları azaltın.
■ 40 yaşından itibaren düzenli olarak tansiyonunuzu ölçtürün.