Dr. DeVries’in çalışmalarında ortaya çıkan başlıca komplikasyonlar şunlardır:
Kanama (dört hastadan dördünde), akut böbrek nekrozu (dört hastadan dördünde), başta beyinde olmak üzere merkez sinir sistemi bozuklukları (dört hastadan üçünde), enfeksiyonlar (dört hastadan üçünde).
Ağır kalp hastalıklarında yapay kalp hastanın kurtulmasını sağlayacak bir seçenek oluşturduğundan bu komplikasyonlara çözüm getirilmesi büyük önem taşımaktadır.
• Kanamalar - Kanamayla ilgili komplikasyonlar genellikle çok ağırdır. Kanama ameliyattan hemen sonra ya da daha geç dönemde (mide-bağırsak sistemi, ağız-yutak boşluğu ve eklemlerde) ortaya çıkabilir. Kanamalar önceleri pıhtıyla tıkanma tehlikesini azaltmak amacıyla girişimden bir gün sonra başlanan yüksek dozda heparin tedavisinden sonra görülmekteydi.
Damar içine koyulan her protez pıhtı oluşumuna yol açabilir. Ama pıhtı tıkacı tehlikesi kullanılan malzemenin yapısı, bileşimi, işleyiş biçimi, bu arada pıhtılaşmaya karşı uygulanan tedavi ve enfeksiyon gibi etkenlere bağlı olarak değişir. Hastaların ölümünden sonra incelenen yapay kalplerde, yapay karıncıklardaki kapakçıklarda önemli ölçüde pıhtı birikintilerine rastlanmıştır. Bunun yapay kalbin yapısal özelliğinden kaynaklandığı sanılmaktadır; kapakçıklar kan akımının hep aynı olmadığı bölgede yer almakta ve bu bölgede akımın yavaşlaması göllenmeye neden olmaktadır.
Diyaframda, yapay kalbin dış yüzeyinin diyaframa değdiği bölgede ya da dış yüzeyin herhangi bir noktasında pıhtılara rastlanmamıştır. Buna karşılık kalp nakli adaylarına uygulanan yapay kalpte köprüde pıhtılar görülmüştür. DeVries’in ameliyat ettiği iki hastada pıhtı oluşumunu ve trombositlerin kümeleşmesini önleyici tedavilerin uygun dozlarda uygulanmasına karşın geç evrede pıhtı tıkacı gelişmişti.
Bu komplikasyonun ortaya çıktığı evrede her iki hastanın da ateşi yükselmiş ve kan kültüründe bakteriler üremişti. Otopside yalancı endokardit (kalp zarı iltihabı) tanısı koyuldu. Bu da bakteri enfeksiyonlarına bağlı iltihabın pıhtılaşmayı kolaylaştırdığını gösteriyordu.
• Enfeksiyonlar - Bütün sürekli yapay kalp uygulamalarında gözlenen komplikasyonların en ağır ve en inatçısı enfeksiyonlardır. Damar içinde ve mediyastinde bulunan protezle deriden geçen kateterler neredeyse kaçınılmaz olarak enfeksiyona yol açar. Dolayısıyla yapay kalp takılan hastalarda ilk 30 gün içerisinde hemen her zaman bu komplikasyon görülür.
Bunların en ağırı kateter düzeyinden kaynaklanan ve yapay kalbin çevresindeki mediyastin bölgesine yayılan enfeksiyonlardır. Protezin çevresinde yer alan bu tip enfeksiyonlar Gram-negatif (Gram boyasıyla boyan-mayan) stafilokoklardan (Staphylococ-cus aureus, Pseudomonas aeruginosa ve Öbür Pseudomonas türü bakteriler) kaynaklanır.
Ayrıca Candida albİcans türü mantara bağlı olarak ampiyem (irin birikmesi), idrar yollarında enfeksiyon ve damar içi kateterlerde sepsis ortaya çıkar. Tedavide çok sayıda antibiyotiğe başvurulması, dirençli bakterilerin ortaya çıkmasına ve Clostridium difficile’ye bağlı ishallere yol açar. Enfeksiyon ortaya çıktıktan sonra uygulanan antibiyotik tedavisi, bakterilerin geçici bir süre için baskı altına alınmasını sağlasa bile bu bakterilerin çoğu uzun vadede tedaviye dirençlidir.
Bunda bağışıklık sisteminin baskılanmasının vücudun enfeksiyona karşı tepkisini engellemesi rol oynayabilir.
• Akut böbrek nekrozu - Böbrek borucuklarında akut doku ölümü ameliyattan hemen sonra bütün olgularda görülmekte ve bazı olgularda geç evrede yineleyebilmektedir. Bu komplikasyonun başlıca nedenleri ameliyattan önce kalp debisinin az olması ve ameliyat sonrasında görülen kanamalardır.