Manik depresif psikozda kullanılan lityum tedavisinde; bu elementin kandaki yoğunluğu mutlaka doğru olarak belirlenmelidir. En fazla kullanılan psikolojik uyarıcı kahve, çay ve kakaonun bileşiminde çeşitli ölçülerde bulunan kafeindir.
Lityum
Lityum, doğada yaygın bulunan bir metaldir. Kimyasal özellikleri sodyum ve potasyumla aynıdır ve bazı özellikleri magnezyuma benzer.
Lityum, hücre içi ve dışı sodyum ve potasyum dengesini sağlayan “sodyum pompası” üzerinde en belirgin etkisini gösterir.
Lityum, hücre içine girme yarışında sodyumun önüne geçerek sodyumu hücre dışında bırakır ve hücre dışına sodyumdan daha geç atılır. Sodyumun sinir iletisinde oynadığı son derece önemli rol dikkate alındığında lityumun dolaylı yoldan da olsa sinir iletisinin doğal dengesini ne ölçüde etkileyebildiği anlaşılır.
• Kullanım yeri - Başlıca kullanım yeri manik depresif psikozlarda mani krizlerinin tedavisidir; idame dozunda kullanıldığında muhtemel krizlerin şiddetini ve sıklığını azaltır.
Maninin tipik belirtileri, çok konuşma, aşırı hareketlilik, uyku gereksiniminde azalma, düşüncelerde uçuşma, büyüklük saplantıları, kendini aşırı beğenme, eleştiri ve yargılama yeteneğinde azalma, bazen aşırı saldırganlık ve düşmanlık olabilir.
Mani devresindeki hastaya lityum verildiği zaman belirtiler 1-3 hafta içinde normale döner. Lityum, üç halkalı antidepresanlarla verildiği zaman bu ilaçların etkilerini güçlendirir.
• Dozaj - Doz, kandaki lityum düzeyine ve klinik yanıta göre belirlenir. Kandaki lityum düzeyini belirlemek için kan örnekleri bir önceki dozdan 12 saat sonra, kandaki yoğunluğun sabit olduğu evrede alınmalıdır.
Yalnızca kandaki lityum düzeyine bakarak karar vermemek gerekir. Hastanın klinik olarak değerlendirilmesi de önemlidir. Tedavideki düzey akut evrede 0,9-1,4 mEq/lt’dir; kronik evrelerde krizden sonraki kan düzeyi 0,6-1,2 mEq/lt’nin altında olabilir.
Yaşlı hastalarda lityuma tahammül azaldığından daha düşük düzeyler yeterli olabilir.
Akut mani olgularında en iyi yanıt günde Üç kez verilen 600 mg’lik dozlarla elde edilir. Bu dozda kandaki lityum düzeyi 1 mEq/lt ya da daha yüksektir.
Akut evrede kan düzeyi haftada en az iki kez ölçülmeli, bu ölçüm kan düzeyi ve klinik koşullar sabitleşene değin sürdürülmelidir.
Genellikle günde üç kez verilen 300 mg’lik dozlarla kan düzeyi tedavi sınırları içinde tutulabilirse de, bu konuda kişiden kişiye önemli farklar vardır. Krizden sonraki tedavide kan-lityum düzeyi en az iki ayda bir kez kontrol edilmelidir.