Beslenme şeklinin hastalıklar üzerindeki etkileri bilinmektedir. Bu anlamda gelişen çağımızda sürekli araştırmalar yapılmakta ve her gün yeni bilgiler edinmekteyiz.
Kanser hastalıkları ise türlü tedavilere rağmen henüz kesin tedavisi olmayan hastalık türleridir. Son yapılan araştırmalar ile kadınlarda kanserlerin yüzde ellisi, erkeklerde ise yüzde otuzunun beslenme şekline bağlı olduğu belirtiliyor.
Uzmanlar; doğru beslenme ile kanser riskinin azaltıldığı ve son yapılan araştırmalar ile beslenme şeklinin her türlü kanser hastalıklarında yüzde yetmiş ve bu hastalıklar sonucu ölümlerde ise yüzde otuzbeş oranlarında etkisi olduğunun ispatlandığını açıklıyorlar.
Kanser hastalıklarının oluşumunda bir çok etken vardır. Öncelikli olarak çevresel faktörler yüzde seksen gibi oranlarda olduğu bilinse de beslenmenin de önemli faktör olduğu unutulmamalıdır.
Kanserden korunmak için besin çeşitliliğine önem verilmesi gerektiğini belirten uzmanlar doymuş yağlarda günlük yirmi kaloriyi geçmemesi gerektiğine dikkat çekiyor. Üstelik doymuş yağlar fazla tüketildiğinde yumurtalık, meme, rahim ağzı, barsak ve rektum kanser riski de artmaktadır.
Ayrıca düşük kolesterol seviyeleri de barsak kanserlerine sebep olmaktadır. Yazğlı kırmızı et yerine balık ve tavuk tercih edilmesi gerektiği gibi yine kızartılmış gıdalar yerine haşlama ve buharda pişirme yöntemleri uygulanmalı. Bu sayede yağ alımı azaltılmış olacaktır.
Aynı şekilde protein alımına da dikkat edilmeli ve aşırıya kaçılmamalıdır. Fazla protein tüketimi ile yine meme, pankreas, böbrek, barsak ve rahim kanserlerinde gelişim gözlenmektedir.
Tek yönlü beslenme şeklinden vaz geçerek çeşitli gıdalarla beslenmeye yönelmelidir. Et yoğunluklu beslenenelerde kanser riski diğerlerine oranla iki kat fazladır. Şunu da unutmamak gerekir; protein yetersizliği de bağışıklık sistemini bozarak kanserli hücrelerin çoğalmasına sebep olduğundan dengede tutmakta fayda vardır.