Pıhtılaşmayı önleyici ilaçların mekanizmasının anlaşılabilmesi için kanın pıhtılaşması ve trombus (pıhtı parçası) oluşumuna ilişkin temel bilgiler gerekir. Pıhtılaşma sürecinde, kanda çözünebilen fibrinojen, kanda çözünemeyen fibrine dönüşür ve kan hücreleri fibrinin oluşturduğu ağsı yapı içinde toplanır.
Fibrinojenin fibrine dönüşmesinde, trombin adlı enzim fibrinojenin büyük protein moleküllerini ufak parçalara ayırır, bu parçalar daha sonra yeniden birleşerek fibrin molekülünü oluşturur.
Trombin kanda protrombin adlı bir ön madde halinde bulunur; bu madde tromboplastin adlı enzim yardımıyla ve kalsiyum iyonlarının (Ca++) varlığında trombine dönüştürülür. Tromboplastin parçalanan trombositlerden ve bir lezyon oluştuğunda doku hücrelerinden salınır. Bunların dışında, Roma rakamları ile adlandırılan çok sayıda pıhtılaşma faktörü pıhtılaşma mekanizması üzerinde etkilidir. Bu faktörler protrombin gibi karaciğerden kaynaklanır ve bazılarının bireşimlenmesi için mutlaka K vitamini gereklidir.
Atardamar ve toplardamarlarda iç katmanın zedelenmesi sonucunda trombositler bu bölgeye yapışır; değişime uğrayan trombositlerden tromboplastin salgılanır ve trombus oluşur. Trombus uygun biçimde yok edilmezse beyin ve kalp gibi yaşamsal organların damarlarını tıkayarak tehlikeli durumlara yol açar.
Damarlardaki kanın akıcılığını etkileyen birçok farklı mekanizma vardır;
• Damarların en içteki katmanı (intima) bir lezyon sonucunda zedelenmedikçe trombositlerin bu katmana yapışması ve pıhtılaşmanın başlaması olanaksızdır.
• Pıhtılaşma sisteminin tersi etki gösteren ve pıhtılaşma enzimlerini ketleyen bir sistem vardır; normal olarak bu iki sistem denge halindedir. Pıhtılaşmayı engelleyen sistemlerin en iyi bilineni trombinin etkisizleştirilmesini sağlayan antitrombin sistemidir.
• Kanın düzenli olarak dolaşması ve pıhtılaşmayı başlatan bazı ürünlerin seyreltilerek karaciğerde parçalanması.
• Kanın pıhtılaşmasını hızlandıran ve ketleyen sistemlerin dengede olması.
Pıhtının oluşması yukarıda belirtilen pıhtı önleyici mekanizmaların yetersiz kalmasından kaynaklanır. Süreci başlatan patolojik olay durumdan duruma değişir.
• Toplardamar içinde trombus oluşmasını başlatan olay kan akışının yavaşlamasıdır; yavaşlamanın uzun sürmesi sonucunda iç katmanda lezyon oluşur ve kanın pıhtılaşmasını sağlayan ürünlerin ortamdan uzaklaştırılması engellenmiş olur.
• Atardamar içinde trombus oluşması ise öncelikle damar duvarındaki aterom plağı gibi bir lezyona bağlıdır. Aterom plağı trombositlerin bu bölgeye yığılmasını ve birbirine yapışmasını kolaylaştırır, bunun sonucunda da “beyaz” trombus adı verilen yapı oluşur. Damarın kendi ekseni çevresinde dönmesi ve daralması trombusun büyümesini kolaylaştırır.
• Özellikle atardamarlarda trombus oluşmasında rol oynayan bir etken de fizyolojik olarak pıhtılaşma sistemine karşı çalışan mekanizmaların etkinliklerinin azalmasıdır. Bunun sonucunda bütün vücutta pıhtılaşma artar.