Yumurtalıklar progesteron ürettiği sırada, yumurtlama ve adet dönemi arasındaki günlerde meydana gelen belirtilerin (şişkinlik, baş ağrıları, ruh halinin çalkantılı olması ve depresyon dahil) toplamına, adet öncesi sendromu (PMS) adı verilir.
Yumurtlayan kadınların en az %75’i, bir veya daha fazla kez PMS sendromu yaşar. Bu kadınların sadece yaklaşık %5’i, Adet Öncesi Sendromunun (PMS) tıbbi tanımına girebilecek, hayatlarını ve ilişkilerini altüst eden düzeyde, şiddetli belirtiler yaşarlar.
Adet öncesi sendromunun kesin nedenleri bilinmemektedir. Araştırmalar, adet öncesi sendromu yaşayan kadınların, seks hormonu düzeylerinin dalgalanmasına anormal tepki veren beyin kimyasallarına (özellikle de GABA ya da gammaaminobutyric asit adı verilen bir kimyasala) sahip olduğunu göstermektedir. Geçmişte, adet öncesi sendromun normal belirtilere duygusal olarak aşın tepki verme olduğu ve esasında da psikiyatrik bir problem olduğu ileri sürülmüştü. Böyle bir görüş artık olası görünmemektedir.
SEMPTOMLAR
Adet Öncesi Sendromunun en yaygın fiziksel belirtisi, yorgunluktur ve bunu takiben de şekerli yiyeceklere duyulan aşın istek, karında şişkinlik, el ve ayakların şişmesi, baş ağrılan, göğüslerde hassasiyet ve mide bulantısı veya diğer gastrointestinal rahatsızlıklardır.
Depresyon ve sinirlilik ya da alınganlık hali, en yaygın şekilde bildirilen psikolojik belirtilerdir. Bazı kadınların ruh halleri çalkantılı olur, ağlamaklı olurlar ve konsantrasyon ve hafıza sorunu yaşarlar.
Diş eti iltihabı, uçuklar, şiş tükürük bezleri, ve dişle ilgili işlemler sırasında aşın kanama gibi, ağız ve diş sağlığı sorunları da meydana gelebilir.
TEDAVİ SEÇENEKLERİ
Adet dönemizin ve buna eşlik eden herhangi bir belirtinin çizelgesini yapmanız, hem size, hem de doktorunuzun bir tedavi planı belirlemesine yardımcı olur. Beslenmenizde ufak bir değişiklik yapmak ve fiziksel aktiviteyi artırmak, adet öncesi sendromu tedavisinde ilk sırada yer alır.
Daha fazla kalsiyum (her gün 1200 miligramlık ilave kalsiyum almak belirtileri giderebilecektir), magnezyum, E ve B6 vitaminleri almak, aym zamanda da kafein, nikotin, alkol ve tuzdan uzak durmak, ayrıca tavsiye edilebilir.
Bazı kadınlar, öğünleri günde 5 veya 6′ ya bölerek, azar azar yemenin belirtileri azaltmaya faydası dokunduğunu keşfetmişlerdir. Düzenli egzersiz de, endorfin (beyinde bulunan mutluluk hissi veren maddeler) düzeyini yükseltip, şişkinliği azaltarak, çalkantılı aıh halini kısmen giderebilir.
Reçeteli ilaç tedavisinde, birer antidepresan olan, selektif serotonin gerialım inhibitörler ve adet öncesi sendromun yarattığı bazı fiziksel rahatsızlıklan gidermeye yardımcı olan prostaglandin (ağrı alıcısı) yer alabilir.
Şiddetli adet öncesi sendromu için, gonadotropin salımı yaptıran hormon agonistleri adı verilen, estrojen üretimini engelleyen ilaçların, belirtileri azalttığı kanıtlanmıştır. Ancak bu ilaçları almak, adet döngünüzü tamamen ortadan kaldıracağı gibi menopoza benzer belirtilere da yol açabilir ve osteo-poroz riskinizi de artırabilir.