Duyu organlarını uyaran stimuluslar yoluyla cisimleri veya olayları anlar, tanır ve öğreniriz. Dıştan bir uyaran olmadan meydana gelen yanlış algılamaya halüsinasyon veya sanrı denir. Şizofrenide en çok görülen halüsinasyon «sesler» dir. Bu sesler hastaya hitap edebilir, onunla ilgili sözler söyleyebilir, düşüncelerini yansıtabilir veya belli belirsiz mırıldanmalar biçiminde olabilir.
İç veya dış kaynaklı olabilir ve hasta bunların gerçek olduğundan emindir. Halüsinasyonlar yalnız işitme duyusu ile olmaz. Görme ve dokunma, tad ve koku organlarının algılama bozukluğuna bağlı halüsinasyonlar da vardır. Halüsinasyonlar duygu organlarına gelen uyarmaları yanlış yorumlamak demek olan illüzyonlardan farklıdır. Algı yetersizliğinde örneğin karanlıkta bir ağacın hayvana benzetilmesi, tiyatroda duygusal yanılgı yaratmak için illüzyonistlerin ışık oyunları ile sağladıkları gösteriler, birer illüzyondur.
Normal kimseler de özellikle uykuya dalarken kapı zili, yanık kokusu duyabilirler. Alkol, afyon türevleri, barbitürat ve amfetamin gibi ilaçlardan başka, halüsinojen dediğimiz maddeleri içeren bazı bitkiler de vardır. Bütün bu maddeler algı bozukluğuna neden olmaları yanı sıra benlik gerçekliğinde değişme (depersonalizasyon), ortam gerçekliğinde değişme (derealizasyon) meydana getirebilmektedirler. Halüsinojenik maddeler psikozlara benzer durumlar oluşturduklarından deneysel amaçlarla kullanılmaktadır. Triptamin grubundan liserjik asit (LSD), büfotenin, psilosibin, harmin, ibogain, Fenitetilamin grubundan meskalin (peyotl) ve diğer çeşitli gruplardan ditran, kannabisin (marihuana) ve sernil gibi psikomimetik droglar sayılır.