Felç (beyin iktusu) sanayileşmiş toplumlarda kötürümlüğe yol açan başlıca nedendir. Felç ölüme yol açan hastalıklar arasında ise üçüncü sırada yer alır. Bu nedenle felç geçiren hastalara doğru bir rehabilitasyon programının uygulanması çok önemlidir. Ağır hasar gören felçli hastalarda psikolojik yaklaşımın da tedavide önemli bir yeri vardır.
Ev mi? Hastane mi?
Felçli hastalarda rehabilitasyonun tartışmaya en açık olan noktası budur. Evde yapılacak rehabilitasyonun da çok iyi sonuçlar sağlayabileceği kuşku götürmez. Ama başarı olasılığı her şeyden önce uygulanacak fizik tedavinin etkisine ve bu tedavinin meşguliyet tedavisiyle desteklenmesine bağlıdır.
Ayrıca tedavinin evde yürütülmesi, ev halkının hastaya yardım edecek yetkinlikte olmasını gerektirir. Genellikle ev halkının da katılımıyla gerçekleştirilen rehabilitasyon tedavisinin hastanede yapılan tedaviden daha iyi sonuçlar vereceği düşünülür. Ama hastanın hiç hareket edememesi ve bazen idrarını tutamaması gibi durumlarda ev halkını, bedensel yorgunluğun ve duygusal gerginliğin beklediği unutulmamalıdır.
Ev halkının bu güçlüklere göğüs gerebilmesi için çok iyi hazırlanmış olması gerekir. Aile bireyleri 24 saat boyunca hastaya yardıma hazır bulunurken, hastanın bağımsız yaşamına geri dönmesine destek olacak enerjiyi ve duygusal dengeyi koruyabilmelidir.
Çoğu aileler, özellikle de yaşlı kişilerden oluşanlar bu gerekliliklere yanıt verecek durumda değillerdir: Bu kişiler genellikle hastanın isteklerine aşırı duyarlılıkla yaklaşmalarının yol açtığı sorunlarla karşı karşıya kalırlar. Başlangıçtaki gerekliliği kaçınılmaz olan yardımların, zamanla hastada bağımlılığa dönüştüğünü fark eden ev halkı kendini bir kısırdöngü içinde bulur. Bütün bu güçlükler göz önüne alındığında evde rehabilitasyonun neden çok az sayıda ailede başarılı sonuçlar verdiği kolayca anlaşılabilir.
En azından erken nekahet döneminde felçli hastanın hastanede kalması yeğlenir, çünkü felcin yol açtığı bozuklukların belirlenmesi ve değerlendirilmesi hastane ortamında yapılmalıdır. Hasta bu dönemin ardından taburcu edilerek poliklinik takibine alınır. Böylelikle uzun süreli rehabilitasyon programı için sağlam bir zemin de hazırlanmış olur.
Bir rehabilitasyon programının başarısı için belirleyici etkenlerin başında güven gelir. Hasta ve yakınlarının fizik tedavi uzmanlarına güven duyması ve onların çabalarını takdir etmesi tedavinin daha da başarılı olmasını sağlar.
Evde yapılacak tedavi genç hastalarda, yaşlı hastalarda olduğundan daha başarılı sonuçlar verir.
Aile Yakınlarının Tedaviye Katılımı
Hastayla evde ilgilenecek kişinin rehabilitasyon programına daha başından katılması büyük önem taşır. Böylelikle hasta yakınlarının suçluluk duygusuna kapılmaları ve aşırı koruyucu davranışlar içine girmeleri önlenir.
Aile bireylerinin yemekte, fizik tedavide ve öteki etkinliklerde hastanın yanında olmaları, onun sorunları konusunda bilgi sahibi olmalarını sağlar.