Grip birkaç günde iyileşen,virütik bir solunum yolları enfeksiyonudur. Etkeni olan influenza virüsünün A, B ve C tipi olmak üzere üç cinsi vardır. Bütün dünyaya yayılan ve büyük salgınlar yapan genellikle A grubundaki virüslerdir. Her üç virüs tipi de hastalık geçirenlerde 2-3 sene süren bağışıklık meydana getirir. Ancak A tipi ile gribe yakalanan kimsede sadece A tipine karşı bağışıklık meydana gelir. Bu kimseler, diğer B ve C tipleri ile gene hasta olabilirler. Hastada ateş, kırıklık, adale ağrısı, hafif nezle hali vardır. Boğazda yanma ve ağrı hissedilir. Teşhis için boğaz yıkantı suyundan veya balgamdan virüsü üretmek gerekmektedir.
Kalp hastalarında, akciğerleri zayıf olanlarda ve gebelerde virüsler akciğer iltihabına, yani grip pnömonisine neden olabilir. Ateş yükselir, nefes darlığı, siyanoz ve kanlı balgam görülür. Grip hastalığından sonra virüslere bakterilerin de katılması ile lober pnömoni meydana çıkabilir. Bu durumda antibiotikler yararlı olacağından verilmelidir. Korunma için çeşitli grip aşıları ileri sürülmüştür, ama polivalan aşıların değen yoktur. Son yıllarda Amantadin adında ağızdan verilen bir ilaç (symmetrel) koruyucu olarak kullanılmaktadır.
Gripte tedavi amacıyla eskiden beri aspirin, piramidon gibi antipiretik ilaçlar uygulanmaktadır. Ancak son zamanlarda aspirinin virüsü antikorlara karşı dirençli kıldığı ve hastalığı uzattığı söylenmektedir. Novalgin, Kodein ve antihistaminikli grip ilaçları da kullanılabilir. Soğuk algınlığı şeklinde başlayan hastalık bazen yüksek ateşle seyreder.
Gripte Yüksek Ateşin ilaçlarla Düşürülmesinin Sakıncaları
İlaçlar, virüslere karşı mücadelede etkili değildirler, bu durumda tek yapılacak şey, vücudun direnç gücünün arttırılmasıdır. Bu mücadelede, vücut ateşinin önemi büyüktür. Çünkü, ateş hastalık yapıcı mikroplara karşı vücudun direnç reaksiyonudur.
Ateş, ısıya karşı dayanıksız bazı mikropları ölürür, bağışıklık sistemini harekete geçirir bazı hormonların salgılanmasını arttırarak, vücudu dışarıdan giren yabancı maddelere karşı savaşa hazırlar.
Son zamanlarda yapılan bazı araştırmalar, 39 ve 40 derece ateşin vücudun virüslere karşı savaşımında en etkili ilaç olduğunu ortava çıkardı. Araştırmacı doktorlara göre; ateş düşürüldüğünde tehlikeli sonuçlar ortaya çıkıyor. Virüs enfeksiyonunun kökü kazınacağı yerde, vücudun ateşi düşürülerek hedefi saptırılırsa, bu virüsler kaslara gidip orada yuvalanıyor. Virüsün yuvalandığı yerlerden biri de kalp kasıdır. Özellikle, yaşlı kimselerde grip sonrası, kalp krizleri tehlikesi bu nedenle artıyor.
Grip ayrıca beyinde, karaciğerde, böbreklerde de enfeksiyonlara yol açabilir.
Grip Bakteriye süper enfeksiyonların ortaya çıkmasına da sebep olur, örneğin eski bir akciğer iltihabı, kızıl, tüberküloz, zona gibi hastalıklar da, grip sonrasında direnci zayıflamış vücutta, ortaya çıkan hastalıklardır. Bu gibi durumlarda doktorlar antibiyotik kullanımına başvururlar.
Grip sırasında ateşin düşürülmeye çalışılmasının açıklanan sakıncalarına karşın eğer ateş 39-40 derecelerin üzerine çıkarsa ilaç kullanmadan soğuksu kompresleri ile ateşin düşürülmesi gerekir.
Grip için önerilen en basit tedavi şudur:
Gripte yatak istirahatı zorunludur. Hastanın bedensel ve düşünsel her türlü çalışmadan uzak kalıp dinlenmesi, yağlı yiyeceklerden uzak durması, vücut ısısına yakın ısıda, bitki çaylan İçmesi gribe karşı öneriler arasında yer alır. Alkol bağışıklık sistemini zayıflattığı için, hastanın alkollü içeceklerden uzak durması gerekir.