Her ne kadar en son düşünülse de ayaklarımız tüm gün bedenin ağırlığını, yükünü çeker. Bu yüzden de en fazla önemsenmesi gereken uzuvlarımızdır. Ayak sağlığı bilinenden daha fazla önemsenmekte ve iki yılda bir dünyanın çeşitli ülkelerinden uzmanlar bir araya gelip uluslararası kongre düzenliyorlar.
Ayak hastalıklarının teşhis ve tedavi usullerini kapsayan Podoloji ise Ortopedinin uzmanlamış bir bölümüdür. Düzenlenen uluslararası kongrelere ortopedi uzmanları dışında romatizma, fizyoloji ve fizik tedavi-rehabilitasyon uzman doktor ve teknisyenleri de katılıyor.
Bebeklerin ilk adımlarını atmaya başlaması ile bir çok ayak hastalıkları da oluşabilmektedir. Ayakta durma zorunluğu dışında bazı sosyal alışkanlıklar da hastalıkların oluşumuna katkıda bulunmaktadır.Çocuklar on aydan önce ayakta durmayı başaramazlar, tek başına yürümeleri de oniki ya da ondört aydan önce gerçekleşmez. Ayakların gerektiği gibi gelişip büyümesi için çocuğun düzgün olmayan yüzeyde ayakkabısız basması gereklidir. Ayakkabı ise sadece ayağa giymeye yarayan ayakları koruyucu görevindedir.
Bebeklerin en az yüzde doksanbeşi sağlıklı ayaklarla doğar. Erişkinlerin ise yüzde kırkının ayaklarıyla sorunu yoktur. Hareketsizlik, aşırı kilo, önemsememe, uygun olmayan ayakkabı seçimleri ve bazı kronik hastalıklar ayak sağlığını olumsuz yönde etkiliyor.
Sağlıklı bir ayakta ayak bileğinden başlayarak parmaklara kadar tüm kemik ve yumuşak dokuların, eklem ve bağların karmaşık oluşumlu yapısının birbirleriyle uyum için problemsiz çalışması gerekir. Bilinen bir gerçekte ayaklardaki statik düzensizliklerin dizlerde, tüm omurga sisteminde hatta baştaki ağrıların oluşumuna sebeptir.
Gereğince kontrol altına alınamamış diyabet gibi sistemik hastalıklar nedeniyle çok ciddi sinir ve damar bozuklukları gelişebilir. Bu bozuklukların bir sonucu da aşırı basınç altında kalan ayaklarda oluşan yaralardır. Daralan ve yapısı bozulan damarlar yeterli oksijen taşıyamadıklarından yaraların iyileşmesi de uzun süreli ve çok zordur.