Kıkırdak, kemiklerin birbirine eklemlendiği yerlerde bulunur. Son derece düzgün, elastik ve sertliğiyle belirlenen, beyaz, yarı geçirgen, bağlayıcı bir dokudur. Omurgada, omurlar arasında kıkırdaktan yapılı yuvarlak diskler vardır.
Bunlar omurganın maruz kaldığı gerilimlerde sarsıntıyı bir tampon gibi azaltır ve gerilmeye karşı da omurganın esnekliğini sağlarlar. Bu disklerin yerinden oynaması disk kayması dediğimiz hastalığa neden olabilir. Bacak, kol ve parmakların oynak eklemlerini örten kıkırdaklar bu organların sessiz ve rahat hareket etmelerini sağlarlar. Burnun ucunda, gözkapaklarında, kulaklarda ve soluk borusunda da kıkırdak vardır.
Birçok romatizmal kemik hastalıklarında kıkırdak dokusu da hastalığa katılır. Bazı kemik hastalıklarında kemiklerin epifiz adı verilen buyume noktalarında meydana gelen bozukluk nedeniyle büyüme durur ve cücelik meydana gelir, Akondroplazi denilen bu kıkırdak hastalığının tedavisi yoktur. Kondrodisplazi (Marfan sendromu) denen diğer bir kalıtımsal bağdokusu hastalığında ise tersine, uzun kemikler ileri derecede uzar. On yaşından evvel teşhis edilecek olursa bu gibi kız çocuklarında östrojenler kullanılarak erken bir puberte meydana getirilir. Böylece boy uzaması durdurulabilir.
Kıkırdak dokusu örselenip parçalanabilir ve eklem çevresinde sinovya dediğimiz kılıf içine eklem boşluğuna düşebilir. Bazen kıkırdak dokusu kireçlenir yani kalsifikasyona uğrayarak osteokondrom dediğimiz hastalığı meydana getirir. Tümöral bir gelişme olan kondrosarkomdan ayırt edilmesi ancak uzman doktorların muayeneleri ile mümkün olabilir.