Kişilerin istemli olarak yaşamına son vermesi olan
intiharlar psikiyatride başta gelen ölüm nedenleridir. Bir düşünce, bir eğilim ya da girişim olarak karşımıza çıkar ve bu kişiler psikiyatrinin en önemli acil durumlarıdır. Her bir ölümle sonuçlanan intihar olgusuna karşı yaklaşık 30-40 intihar girişimi ile karşılaşılmaktadır.
İntihar girişiminde bulunan bir kişi gerçekten ölmek isteyebileceği gibi sadece sıkıntısını, acısını, çözümsüzlüğünü dile getirmek içinde de olabilir. Bir anlamda kişinin yardım çağrısı olarak algılanmalı ve ciddiye alınmalıdır. Dikkat çekmek için yapıyor, bir şey olmaz, gerçekten yapmıyor düşüncesi ile yaklaşılması acı sonuçlar doğurabilmektedir.
Kimler risk altındadır?
Genel olarak gençlerde intihar girişimleri, yaşlılarda ise tamamlanmış intiharlar yüksektir. Bunun nedeni gençlerin daha dürtüsel olmaları, anlık öfke ile girişimde bulunabilmeleridir. Cinsiyet açısından bakıldığında erkeklerde intiharlar, kadınlarda ise intihar girişimleri yüksektir. Yolunda giden evlilik intihar oranını düşürürken bekar ya da dul olmak riski artırmaktadır. Diğer bir risk faktörü ailede intihar eden birisinin olmasıdır. Aile içi sorunların belirgin olduğu, iletişimsizlik ve sevgisizliğin yaşandığı, aile içi istismarın olduğu, eğitim düzeyinin ve sosyoekonomik durumun düşük olduğu, 16 yaşında önce anne-baba ayrılığı ya da anne-baba kaybı gibi durumların yaşandığı ailelerde intiharların daha sık olduğunu bilmekteyiz. Genel olarak bir işte çalışıyor olma intihara karşı koruyucu rol oynamaktadır. Ekonomik kriz zamanlarında ve işsizliğin arttığı dönemlerde intiharların arttığını sıklıkla duymaktayız. Yine kentte yaşıyor olmak riski artıran diğer bir faktördür.
İntihar eden ve girişiminde bulunan kişilerin girişiminden önce aile fertlerinden birisiyle, erkek/kız arkadaşları ile tartıştıkları, iş ya da okulda sorun yaşadıkları sıklıkla bilinmektedir. Psikiyatrik hastalığı olanlarda intihar riskinin olmayanlar göre çok fazla olduğunu bilmek önlem almamız açısından da önemlidir. Bu grupların hızlıca belirlenmesi, risklerinin saptanması intihar vakalarını oldukça azaltacaktır.
Çözüm ne olmalıdır?
Aslında basit bazı önlemlerle pek çok kişiye hayatını yaşama fırsatı tanıyabilmekteyiz. İntihardan söz eden kişileri yargılamamak, empati ile yaklaşmak ve ciddiye almak ilk adımı oluşturmaktadır. Kişinin daha önceden girişimlerinin olması bu konuyu sık sık yeniden dile getirmesi bir profesyonel yardıma ihtiyacının olduğunun göstergesidir. Zorlayıcı yaşam olaylarında sonra sorunla baş etmeye çalışmaktan vazgeçme niteliğinde olabilen intihar girişimleri nedeniyle bireylere kriz dönemlerinde sorunla baş etme yolları hakkında yardımcı olunmalıdır. Psikiyatrik hastalığı olanların tespiti yine diğer bir çözüm yoludur. Psikiyatrik hastalığa bağlı intihar düşüncesi tedavi sonrası tamamen düzelebileceği için bu vakaların atlanmaması önem taşımaktadır.
Dr. Duygu Yiğittürk
Ruh Sağlığı ve Hastalıkları Uzmanı