Annelerin çocuk hekimlerine yakındığı en önemli sorunlardan biridir
iştahsızlık. Vücudumuzun her hareketinin görevinin beyinde bir merkezi vardır. Bu merkez hipotalamus dediğimiz bir beyin bölgesidir. İnsanın çeşitli görevlerini yapılarını genler belirler, yani her insanın iştahı da farklıdır. Ağız, göz, mide uyarıları ile bu iştah merkezi etkilenir. Bu iştah merkezi beyinde olduğu için insanların ruhsal durumları ile de etkilenir. Sinirlenince çok yemek, üzülünce az yemek buna en güzel örnektir.
Çocuk iştahsızlığının büyük sebebi ruhsaldır. Çocuk ebeveyne (anne, babaya) tepkisini yemek yemeyerek gösterebilir. Ama daima vücutta organik bir hastalığı ekarte ettikten sonra psikolojik diye düşünülmelidir.
Ateş, kansızlık, iştahsızlık, ishal ve önemli hastalıklar iştahsızlık yapabilir.
İnsan vücudu genellikle ortalama 3 saatte acıkmaya başlar. Yemek öncesi yenilen her gıda kalorisine göre iştahı azaltır. Yemekten bir saat önce yenilen bir çikolata, bir simit asıl yemek saatindeki iştahı azaltır. Yukarıda da değindiğimiz üzere anne ve babanın hassasiyetini çocuk anlarsa ki, çocuklar çabuk kavrar, kardeşini kıskanıyorsa, dikkat çekmek istiyorsa, içinden anneye kızmışsa tepkisini yemek yemeyerek gösterecektir.
Ne yapacağız?
İlgili uzmanla görüşme veya muayene sonucunda organik bir hastalık yoksa çocuğa yeme konusunda zorlayıcı ve ısrarcı olmayacağız. Zorlanan çocuk yemek yemez ve kusabilir. Vitamin şuruplarının, bazı antihistaminikli ilaçların yararı olabiliyor. Etkileri dolaylıdır. Biraz büyük çocuklarda asidi artırıcı (limon, turşu v.s) gıdalar faydalı olabilir. Sayın anneler çocuğunuz 3 saat, 4 saat aç kalsın, telaşlanmayın, zorlamayın göreceksiniz çocuğunuz da siz de daha mutlu olacaksınız.