Popüler diyetlerin çoğu, televizyonlarda beslenme uzmanlarının uygulamamızı tavsiye ettiği beslenme planları, gerçekleştirdiğimizde kilo vermemizi sağlayabilirler fakat bu kilo kaybı genellikle kısa süreli olur. Diyeti bıraktıktan sonra eğer sağlıklı beslenmeyi yaşam tarzı haline getirmediysek başa döneriz ve kilolarımızı fazlasıyla da geri almamız kaçınılmaz olur. Tekrar yeni diyet yöntemleri ararız ve bu böyle sürer. Bu yüzden diyetten sonraki verilen kiloyu koruma süreci önemlidir.
Beslenme alışkanlıklarımızı değiştirmek, belki bir psikologa giderek neyi niçin yediğimizi yani yediklerimizin duygularımızla olan bağlantısını öğrenerek, sorunun köküne inilerek mümkün olabilir.
Örnek verecek olursak, gecenin bir yarısı yediğimiz çikolatalar; kilo vermeye kararlı olduğumuz halde kendimizi durduramayız. Yemememiz gerektiğini bildiğimiz halde. Fakat bu krizlerin altında yatan nedenleri bulmak daha önemlidir. Çünkü bu tatlı krizlerini bir kere atlatabiliriz ama on kere atlatmamız zordur.11. de tekrar başa dönmemiz mümkündür. Bu yüzden beslenme uzmanlarının yanında bir psikologa gitmek sorunları çözmek için daha yararlı olur.
Burada önemli olan duyguların üzerine giderek yanlış beslenmemize veya aşırı yememize neden olan hissi bulup açığa çıkarmaktır. Çünkü mutsuz, suçlu, sıkıntılı, kızgın, vs. hissettiğimizde kendimizi buzdolabının önünde buluruz genellikle. Bundan sonra gelen suçluluk duygusu diyet yaparken strese girmemize neden olur. Stres de insanı rahatlatıcı yemeklere iter. Bunlar da tatlı ve makarna tarzı besinlerdir.
Psikologa giderek hangi nedenden dolayı yiyoruz stresliysek stresimizin nedenini öğrenip bunu ortadan kaldırabilirsek, mutsuzsak başka aktivitelere yönelip bu duyguyu yemekle bastırmaya çalışmazsak, yalnızsak yeni çevrelere katılarak bu hissi bu şekilde giderebilirsek gerçekten kilolardan kalıcı olarak kurtulabiliriz tabii ki burada bize de çok iş düşüyor. Çünkü bu tarz terapiyle birlikte sürdürülmeye başlanan bir diyet, yeni bir yaşam tarzı demektir fakat kararlı ve sabırlı olursak yepyeni ve sağlıklı bir hayata kavuşabiliriz.