Kadınların aktif iş yaşamında yer almaya başlamasıyla birlikte
hamilelik döneminde çalışmanın bebeğe zararlı olup olmadığı en çok tartışılan konulardan biri haline geldi.
Hamileyken çalışmayı sürdürmek, etkin kalmanızı sağlamanın yollarından biri olmakla birlikte bu dönemi problemsiz ve sağlıklı yaşamak için bazı kurallara da uymak gerekiyor. Çünkü işin niteliği ve gebelik seyrinin özelliklerine göre bir takım sorunlar kadınları bekliyor. Çalışmaya devam edip edilemeyeceği ve gebeliğin hangi haftasından itibaren çalışmaya ara verileceği anne adayına göre farklılık gösteriyor. Günlük yaşamı fazla etkilemeyen bir işi olan anne adayının iş hayatını sürdürmesinde bir sakınca yokken uzun süre ayakta durularak veya oturularak yapılan işlerde çalışan anne adayı
hamilelik döneminde ciddi sorunlar yaşayabiliyor. Özellikle, ağır kaldırma, yük taşıma, toksik kimyasallarla temas (ağır metaller, organik çözücüler, böcek ilaçları vb.) ve çalışma ortamında radyasyona maruz kalma gibi durumlarda gebeliğin olumsuz etkilendiği biliniyor.
Mayıs ayında Kanada’dan yayınlanan olgu-kontrollü çalışmada ilk gebeliği olan 1536 olgu, 4441 kontrol grubu ile karşılaştırılmıştır(*). Araştırma, ilk hamileliğini yaşayan kadınların düzensiz çalışma şartları ve gece vardiyasında çalışmaları durumunda, gebelik yaşına göre küçük bebek doğurma oranlarının arttığını gösteriyor. Düzensiz çalışma saatleri, uzun süreli ayakta çalışma, ağır kaldırma, gürültü, kötü sosyo-ekonomik ve psikososyal durum gibi faktörler gebelikte problem yaşama riskini artırıyor. Yine aynı çalışmada bu risk faktörlerinin ortadan kaldırılması ile riskin azaltılacağı ve gebelerin iş hayatlarını
sağlıklı olarak sürdürebilecekleri vurgulanıyor.
(*) Croteau A, Am J Public Health. 2006 May
Doç. Dr. Müge Harma
Kadın Doğum Uzmanı
Hisar Intercontinental Hospital